Kocaeli’de Skandal Olay: Gören Duyan Yazıklar Olsun Diyor!

İddialara göre, hiperaktif bir öğrencinin sınıf öğretmeni, çocuğun bu durumunu bir kusur olarak görerek, onu ve ailesini küçümsemiş. Öğrencinin enerjik yapısından rahatsız olan öğretmen, aileyi okula çağırarak hem aileye hem de çocuğa hakarette bulunmuş.

Çocuğun babası ise Kartepe Şehir’den Fatma Deniz Karamert’e yaptığı açıklamada, öğretmenin ve okul idaresinin çocuğunu okuldan atmaya çalıştığını, bu durumun kabul edilemez olduğunu belirtiyor. Çocuğun hiperaktivitesi, eğitim almasına engel bir durum olarak görülmemeli. Aksine, eğitimcilerin bu tür öğrencilere özel ilgi göstermesi ve onların ihtiyaçlarına yanıt vermesi gerekiyor.

Baba, kızının sık sık üzgün bir şekilde evlerine döndüğünü ve öğretmeninin onu sevmediğini söylediğini aktarıyor. Ayrıca, öğretmenin çocuğunu sürekli olarak idareye şikayet ettiğini, bu durumun kızının psikolojisini olumsuz etkilediğini ifade ediyor.

Veliler ve eğitim uzmanları, okulun ve öğretmenin, çocuğu hiperaktivitesi nedeniyle dışlamasının ve onu okuldan atmaya çalışmasının etik olmadığını vurguluyor. Bir çocuğun davranışlarının, etiketlemeye ve dışlamaya maruz kalmadan anlaşılması ve değerlendirilmesi gerekiyor. Eğitimcilerin, çocuklara koşulsuz sevgi sunmaları ve onların bireysel ihtiyaçlarına saygı göstermeleri zorunlu.

Bu olay, öğrencilere adil ve etik bir şekilde davranılmasının önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Hiperaktif çocuklar, özel ihtiyaçları olan bireylerdir ve onların da eğitim hakkına saygı gösterilmesi gerekiyor. Bu, sadece öğretmenler ve okul idareleri için değil, tüm toplum için önemli bir sorumluluk…

Olayın ardından, Milli Eğitim Müdürlüğü durumu incelemeye aldı ve konuyla ilgili olarak gerekli görüşmelerin yapılacağını ifade etti. Eğitimde adalet ve etik ilkesinin, her zaman ön planda olması gerektiği bu tür olaylarla bir kez daha anlaşılmış oldu.